6 Nisan 2012 Cuma

24- Vikki ve İlk Bakışta Aşk [Macaristan]


Vikki diyor ki: "Bu kart, benim için tam bir ilk görüşte aşk idi. sadece bir tane kalmıştı. Aynı ressama (Beverlie Manson) ait başka bir karttan iki tane aldım. Onun da birisi bir kız çocuğuna yazıldı, ilk doğum günü için". Aman yarabbi! İşte ben bayılıyorum bu minicik minicik izlere, hikâyelere! Görünce âşık olduğu kartpostalı bana yollayan bir insan, nasıl sevindirmesin beni?

Pulu olmayan tek kartım bu. Bir sticker, üstünde klasik posta damgası. Yine de güzel. Yine de.

Ben bu kart için ne dedim: "Biliyordum, küçük perilerin de bir oyun saati olduğunu!".

23- Sofi'nin Memleketinden Bir Paramparça [Norveç]

Efendim iyiden iyiye alıştım, bu "multiview" tabir edilen kartlara "paramparça" demeye. yakıştı zannımca. Bu seferkinde bir kafeterya bahçesi (sanırım), bir yazlık yayılma alanı, bir de olmazsa olmaz tarihsel damga görüyoruz. Bir muhteşem kule ilen renklendirilmiş insafsız güzellikte bir yapı. Keşke Bir tek onu görseydik, ne güzel olmaz mıydı? Ama yine de bu kartı diğerlerinden başka yapan şey Norveç'ten yani Sofi Amundsen'in memleketinden gelmiş olması. kendisi benim lise yılalrımın kahramanıdır da! (bkz. Jostein Gaarder, "Sofi'nin Dünyası")

Pul, sanırım zarar görmesin diye, bantla yapıştırılmış Samantha tarafından. Üzerinde plastik bir tabaka yani. Yine de güzel. fok diğ mi bu?

Ben bu kart için ne dedim: "Sofi, burada mı buluşuyordun Alberto ile?".

22- Bir Güzel Yapı Daha [Fransa]


Bir kilise olduğunu düşünüyorum, rahmetli aziz Quentin ile anılan bu güzelim yapının. Tarih, benim rüya şehrim İstanbul'da da sık sık yaptığı üzre, dalgasını geçiyor bu sahnede bize bakarak. "Siz de kendinizi buraların sahibi sandınız he mi?" diyor.

Pul, bir Fransız kâşif olduğunu kendisinden öğrendiğim Henri Mouhot'nun resmini taşıyor. Hoş geliyor.

Ben bu kart için ne dedim: "Aziz Quentin, tarih ile aran iyi mi?".

21- Mavi [Japonya]

Bu aşk temalı kart, arkası dekoratif bantlarla süslenmiş vaziyette ve çok güzel bir mavi zarfın içinde, hayatımda gördüğüm en güzel pullardan biri ile geldi!

Puldaki "geyşa", kart olsaydı keşke diye bir hayal kuruyorum elimde olmadan. Çok güzel olmaz mıydı?

ben bu kart için en dedim: "Bazen bir kart, zarfın gölgesinde kalmasıyla karttır".

20- Bir Küçük Oğlan ve Arkadaşı Yavru Tilki [ABD]

Bu kartın arkasında, yanlış hatırlamıyorsam 5-6 yaşında bir çocuğun yamuk yumuk yazısıyla "Happy Postcrossing!" yazıyor. Anesi onun için profil açmış sitede. Bence şahane bir fikir. Bir gün kocaman adam olduğunda bilmeyecek bende bıraktığı şeyi; çocukluğundan her hatırayı elinde sanacak. acaba bizim kimlerde nelerimiz vardır?

Pul bana donuk, dümdüz ve çok "Amerikan" göründü.

Ben bu kart için ne dedim: "Sevgili küçük tilki, sana kurnaz diyecekler, biliyorsun değil mi?".

19- Minare Desem, Değilsin [Tayvan]

"My name is May" diyor May. Kartında gördüğüm bu eski yapı pek güzele benziyor. Fakat anlayamadım ne olduğunu. Keşke söyleseydi.

Pullar güzel, bilhassa ejderhaların olduğu pul, pek enteresan!

Ben bu kart için ne dedim: "İşte dünyanın bir yerinden bir şey. Keşke hayallerin bir yerinden olsaydı. Duvar dediğin, duvar sonuçta".

18- Gene Öyle, Paramparça [Estonya]

Daha evvel bu paramparça manzaraları pek büyük bir sevinçle karşılayamadığımı belirtmiştim. Ama bu kartta masal şatolarının birer minyatürü gibi görünen bu yapıları beğenmemek elde mi? Yahut o deniz feneri kılıklı, toprak ortasında dikilen şeyi? Yaşa sen Parnu! Ne güzel bir yer imişsin.

Pulda bizim 1 liranın Estonya'daki benzerini görüyoruz. Gülümsüyoruz.

Ben bu kart için ne dedim: "Elbet boşuna oturtulmaz toprağa bir deniz feneri. Düşünmek lazım, düşünmek lazım; düşünmek lazım değilmiş gibi görünen şeyleri".